Dementor's Kiss
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Dementor's Kiss


 
AnasayfaPortalAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

Mellysa.

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Yazar Mesaj
Mellysa Jessica Andié
Kofti


Kadın Mesaj Sayısı : 2

Mellysa. Vide
MesajKonu: Mellysa.   Mellysa. Icon_minitime23/8/2010, 14:53

Bir saat önce:

Dışarda yağmurlu bir hava vardı ve ben cidden çok sıkılmıştım. Yağmur dinse de dışarı çıksam, diye düşünmekten kendimi alamıyordum. Bu hava gerçekten beni bunaltıyordu. Kasvetli bir havayı nasıl tarif edebilirsiniz ki başka? Boğucu..

Sonunda yağmur dinmişti ve ben artık evden dışarı atmak istiyordum kendimi. Hogsmeade'ye gidip, bir dükkanda oturup takılmak gibi.. Hemen dolabımı açtım ve havaya uygun olabilecek şekilde bir şeyler aradım. Diz kapağımın biraz üstünde siyah bir etek, altına yün külotlu çorap. Üstüne bisiklet yaka, kırmızı bir penye. Bu incecik şeyle donarak ölmemek için ise, kırmızı renkte, siyah desenleri olan eteğime kadar uzanan bir kumaş kaban.
Harika, başına da sarı, düz saçlarımı tamamlayacak kırmızı bir şapkaa.. İşte şimdi çok tatlı olmuştum. Ayağıma ise kırmızı Converse ayakkabı giydim. Hemen küçük, siyah çantamı aldığım gibi dışarı çıktım.

---

"Acaba nereye gitsem... En uygunu Madam Puddifoot olacak sanırım.
Hem, orası çok sempatik bir yer. İnsanın hemen kanı ısınıyor. Umarım kalabalık değildir." dedim kendi kendime. Sokaklar boştu.
Kimse kendi kendime konuştuğumu duyamazdı. Ayrıca büyücüler dünyasında kendi kendine konuşanlara deli dediklerini düşünmüyorum.

Dükkanın camından içeri baktım. Tanrım, ne kadar boştu böyle.
Çalışanlar vardı sadece. Burayı daha önce hiç bu şekilde sakin görmemiştim.
Tek müşteri bendim. Ne kadar da tuhaf. İçeri girdim ve masalardan masa beğenmeye çalışarak cam kenarına oturdum. Kendime bir bardak çay ve börek söyledim.

On dakika sonra:

Çok sıkıcıı. Evde otursam daha iyiydi sanırım. Bu sırada kapının açıldığını belirten zili duydum. Gözüm kapıya ilişti. Sarışın ve bir o kadar da tatlı bir bayan içeri girdi. Saçları kıvır kıvırdı. Dudakları ve gözleri uyum içindeydi sanki. Çalışanlara gülümsedi. Çok şirin bir gülüştü bu. Tahmin ettiğim üzere bu bayan Ölüm Yiyen değildi. Neyse canım, beni ne ilgilendirir ki. Böreğimi yiyeceğim.

Beş dakika sonra:

Canım sıkılmıştı ve hala böreğimi bitirememiştim. Gittikçe böreğin tadı daha da kötüleşmeye başlıyordu. Çayımdan bir yudum aldım. Tanrım, tadı gerçekten iğrenç olmuştu. Onbeş dakikada nasıl bu kadar berbatlaşabilirdi ki?!

Masada suratımı ekşitip dururken, az önce baktığım sarışın bayanın yanıma geldiğini fark ettim. Tüm masalar bomboştu fakat o benim masama gelmeyi tercih etmişti. Tatlı bir gülücük atarak: "Selam, acaba yanına oturabilir miyim?" dedi. Ben de ona karşılık verircesine gülümsedim ve sorusunu yanıtladım: "Tabii ki oturabilirsiniz. Buyrun." Sandalyeyi ona doğru ittim. Gülümsedi ve oturdu.

Evet, artık karar vermiştim, bu kadının Ölüm Yiyen olması imkansızdı. Ölüm Yiyenler bu kadar kibar olmaz ve fazla gülümsemezdi. Onların gülümsemelerinde mutlaka bir "nihahaha" bakışı bulursunuz, ama bu gülücük öyle değildi. Gülümseyişinde hiç art niyet yoktu. Daha fazla düşünmeden sordum: "İsmim Amelia. Sizinki nedir?" İsmimi beğenmişçesine bana baktı. "Uzun bir adım var, arkadaşlarım genelde Monica derler." dedi ve soluksuz bir şekilde, heycanlı bir çocuk gibi, konuşmaya devam etti. "Öğrencisin sanırım." dedi beni süzerek. "Evet, 3. sınıf Ravenclaw. Sen? Öğrenciye pek benzemiyorsun haliyle." Muhabbet ilerlediği için 'siz' değil 'sen' diyordum artık. Hafifçe sırıttım. Bu hitabım hoşuna gitmiş gibiydi. "Bakanlıkta çalışıyorum, geçen yıl başladım. Şimdi ise öğle tatilinden istifade ederek geldim." dedi ve güldü. "Hogwarts nasıl? Hala Filch ve Madam Pince duruyor mu?" dedi ve sanki geçmişini düşündüğü için biraz duygulandı. Hatırlamaya çalışır gibi bir hali vardı. İsimleri doğru söylediğinden bile şüpheliydi. "Evet, maalesef." dedim canımdan bezmişçesine. "Filch beni gecenin dördünde dışarıda yakaladığından beri ondan nefret etmişimdir." Şaşırmıştım. Çok da sakin bir tip görünüyordu oysa. "Gecenin dördünde dışarıda ne yapıyordun ki?" diye sordum. "Sıradan şeyler." dedi. Ne gibi sıradan şeyler acaba.. Meraklanmıştım. Ama, çok soru sormak iyi değildir, mantığına uyarak çenemi kapattım. "Peki sen burda ne yapıyorsun? Tek başına oturmak sıkıcı değil mi?" diyerek kaşlarını kaldırdı. “Sen gelene kadar gerçekten sıkıcıydı.” Gülümsedi. “Ciddiyim. Tek başına oturmak hiç eğlenceli değil. Evde çok sıkılmıştım, ben de dışarı çıktım. Buraya geldim. Kimse olmayınca da kendimi yemeğe verdim. Sen neden geldin buraya?” Boş boş baktı ve yanıtladı. “Bilmiyorum, beni buraya ayaklarım getirdi sanırım.” Çok tatlı biriydi. Soru sormaya devam ettim. “Bana bakanlıkta neler olduğunu anlatır mısın? Tahmin ettiğim kadarıyla ölüm yiyen değilsin. Çünkü onlar böyle olmazlar.” Böyle olmazlar derken neyi kast ettiğimi anlamış görünüyordu…


[Out : 1. tekil şahıstan yazdım, umarım problem olmaz. Ayrıca başka sitede yaptığım bir rpdir. "Amelia Bryssa Johnson" ]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Mellysa.

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Dementor's Kiss :: Son Dönem :: Rpg Kutusu Arşiv -
Yeni bir forum kurmak | ©phpBB | Bedava yardımlaşma forumu | Suistimalı göstermek | Son tartışmalar